Bu gün 8 kentte yaklaşık 1 milyon 239 bin 988 metrekare orman sahasının, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile orman arazisi dışına çıkarıldığını öğrenince kahroldum.
Manisa, Muğla, Balıkesir, Amasya, Kastamonu, Samsun, Sinop, Sivas’ta yani 8 kente 1.239.988 metrekare yani sizin anlayacağınız şekliyle 7140 metrekare olan bir futbol sahasından 173 bin 667 tane büyüklüğünde orman yok sayılıp, yapılaşmaya açıldı.
YÜZDE 92’Sİ İNSAN KAYNAKLI olduğunu açıklayan Orman Bakanlığı verilerine göre ülkemizde sadece bu yaz mevsiminde yüzlerce orman yangınına mı?, insanların öldüğüne mi?, bir, bir yok sayılan ormanlara mı? üzülürsün?
TAYYİP ERDOĞAN’IN KONUŞMALARINDAN
1-Ankara’da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde Yerel Yönetimler Sempozyumu konuşmasında, "Deniz kenarlarını, orman alanlarını betona çevirme gayretinde olanlar var. Şu para var ya, nelere muktedir, bu kapitalizm nelere muktedir? Orman morman ne var ne yok kesiyor, atıyor, götürüyor. 'Oraya ben bir dikey mimari yapayım, malı götüreyim', yapılan iş bu. Yani doğa şöyle olmuş, böyle olmuş umurunda değil"
2-2018 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın "Şehircilik Şurası" açılış konuşmasında, “Gerçekten de insan, doğanın çehresini değiştirebilecek müdahaleler yapma bilgisine ve iradesine sahip alemdeki tek varlıktır. Şayet bu müdahale güzele, iyiye, hayırlıya ulaşma yönünde olursa insan, Allah'ın yeryüzündeki halifeliği vasfına uygun davranmış olur. Aksi yönde hareket ederse bu, Allah ile haşa yarışma yolunu açar ki, o yolun sonu hem insanın hüsranıdır hem de dünyanın mahvıdır. Tabiata, çevreye ve hayata dair bakış açımızı düzeltmezsek, dünya yaşanılır bir yer olmaktan tamamen çıkacaktır"
3-“Kadim şehirlerin en önemli güzelliği, ana karakterlerini kaybetmeden yeniyi bünyelerinde eritmesi, özlerinden katarak yeniden yoğurmasıdır. İstanbul bu açıdan gerçekten müstesna bir şehirdir. Ama biz bu şehrin kıymetini bilmedik, biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum. Evlerimiz genişlese de gönüllerimiz daralıyor. Binalarımız yükseldikçe ufkumuz kararıyor. Bizler çoğu zaman elimizdekinin kıymetini onu kaybedince anlıyoruz. Son yıllarda şehirleşme noktasınca ciddi sorunlarımızın olduğunu hatalarımızın, eksiklerimizin olduğunu defalarca söyledim”
4-“Halbuki bizim medeniyetimizde şehir daha doğrusu binalar, sokaklar, mahalleler insanın yaratıcısına yönelişinin simgeleridir, öyle olmak zorundadır. Bu bakımdan insanla-şehir arasındaki ilişkiyi doğru kurmak çok ama çok önemlidir. Eğer şehir ile insan arasındaki ilişki, insan öncelikli olmazsa işte o zaman yaşadığımız çevre manevi boyutuyla da üzerimize çökmeye başlar”
Benim artık söyleyecek sözüm kalmadı, sizler ne dersiniz bilemem.
AHMET AYDIN AKANSU I 19.07.2024