Haber Resmi

Kişisel sağlığımız kronotipimiz ile yakından ilişkili.

Bugün kronotip nedir, size kısaca bunu anlatmak istiyorum.

Kronotipimiz yani “zaman tipimiz” gün içinde zamanı kullanma özelliklerimizi belirler. İnsanlar genellikle sabah veya akşam tipi olduklarına göre farklılık gösterir. Sabah tipleri (“tarla kuşları”) sabah erkenden kalkar ve erken yatar. Akşam tipleri (“baykuşlar”) ise geç saatlere kadar uyurlar ve daha geç saatlere kadar uyanık kalırlar. Bunun altında bedenimizin biz görmeden, bilemeden işleyen metabolik özellikleri yatar.  Ne önemi var demeyin. Sağlığımızın, kişiliğimizin, yaşamımızın ipuçları buradadır. Kronotipimiz olarak yaptıklarımız yalnızca kişisel tercihlerimiz değil, doğuştan gelen biyolojik yatkınlıklarımızdır.

Sabah insanı, güneşle birlikte güne uyanmayı tercih eder, günün erken saatlerinde kendini en enerjik hisseder. Öte yandan gece kuşu, sabahın geç saatlerine kadar uyur, güneş battıktan sonra enerjilerinde zirveye ulaşır. Uyku ve uyanma zamanlarımızı yöneten iç saatlerimiz, vücut ısısı, hormon üretimi, metabolizma ve beyin aktivitesi gibi, neredeyse tüm vücut fonksiyonlarımızı etkiler. Bunların hepsi, tipimize göre farklı farklı 24 saatlik  döngülerde dalgalanır.

Sabah tiplerinin vücut ısısı sabahları yükselirken, akşam tiplerinin vücut ısısı gün içinde istikrarlı bir şekilde yükselmekte, akşamın ortasında zirveye ulaşmaktadır.  Kişisel enerjileri de, ısılarına uyumlu olarak artış gösterir.

Sabahçı tarla kuşlarında gündüz daha yüksek işitsel ve görsel kapasite bulunurken, akşamcı baykuş tipleri tam tersi bir eğilim gösterir. Bu nedenle, insanların günün kendi kronotipleriyle eşleşen veya uyumsuz olan bir saatinde, zihinsel ve bedensel performanslarında da farklılıklar göstermesi şaşırtıcı değildir. Northwestern Üniversitesi'nden uyku araştırmacısı Kristen Knutson, beynimizin günün en yüksek performansına sahip olduğu saatin kronotipimize bağlı olduğunu söylüyor.

Kronotipiniz sizi bazı hastalıklar açısından da risk altına sokabilir.    Gece baykuşlarının  diyabet, metabolik sendrom ve kas kütlesi kaybına yakalanma olasılığı sabah insanlarına göre daha yüksektir. Bu onların yeme alışkanlıklarıyla da ilgili olabilir. Kahvaltıyı atlama ve yatma saatine yakın yemek yeme, daha kalitesiz beslenme olasılıkları, kan şekerlerinin gece geç saatlerde yükselmesine neden olur. Ayrıca gündüz hareketsiz bir yaşam tarzı sürdürme alışkanlığı ile birlikte çağın hastalıklarını baykuşlarda davet eder. Akşamcıların uykuyu bozan yaşam tarzı alışkanlıklarına sahip olma ihtimalinin daha yüksek olması, onları sağlık sorunları, depresyon, ve diğer hastalıklar için daha büyük bir risk altına sokabilir. Hatta bir çalışmada daha kısa yaşam ihtimalinin dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.

Kişilik yönünden de sabah tipleri daha dikkatli, işbirlikçi ve uzlaşmacıdır. Sebat etme ve kendini yönetmede daha yüksek puanlara sahip olan sabahçılar, akşam tiplerine göre hayatlarından daha memnundur ve daha yüksek akademik başarıya sahiptir. Buna karşılık bir diğer özellik ise akşam tiplerinin biraz daha zeki olabileceğidir.

Tarla kuşları genellikle baykuşlardan daha uysal ve uyumludur.  Gece kuşları ise daha erteleyici, dürtüsel ve öfkelidir. Erken kalkanların daha mutlu, dakik ve muhafazakar ahlak anlayışına sahip olduğu çeşitli çalışmalarda gösterilmiştir. 

Dünyanın klasik düzenine ters yaşıyor gibi görünen akşamcıların dikkatli olmasında yarar olduğu bir gerçek. Asıl zorlanma bir tipin diğer tipin dünyasına uymaya çalışması durumunda ortaya çıkar. Sabahçıların dünyasında gece kuşu olmaya çalışmak ya da tersine çabalamak, uykunuzu, yaşamınızı, ruh halinizi ve genel sağlığınızı etkileyebilir. Kronotipinizle savaşmak veya getirdiği sorunlara razı olmak yerine, aile, iş ve sorumluluklarınıza uyum sağlayacak şekilde, planlı bir yönetim ve değişim için çabalamak en doğrusudur.

İyi haber, insanların yaklaşık yarısı orta gruptadır. Ancak diğer yarısı için kronotipimizin olumlu yanlarından faydalanmak, olumsuz yanlarını düzeltmek için ne yapabiliriz bakalım; 

Sabah insanına öneriler:

Beslenmeye çok gecikmeden başlamak, akşama büyük öğünler bırakmamak iyi olur. Aynı şekilde ağır egzersizleri gün içine, hafif aktiviteleri akşama bırakmak enerji seviyesinin düşmesine mani olur.

* Derin Çalışma: Zorlu görevleri sabahları, beynin en yoğun olduğu saatlerde planlayın.

* Toplantılar ve İşbirliği Görevleri: Sabah geç saatler veya öğleden sonra erken saatler idealdir

* Dinlenme: Kaliteli bir uyku sağlamak için akşam erken saatlerde dinlenin.

Akşam insanına öneriler:

Burada sağlık riski yüksek olması nedeniyle çok daha dikkatli ve planlı olunmalıdır. Akşamları balık, tavuk, kurubaklagil gibi daha hafif protein yükleri içeren, karbonhidratlardan ve hayvani yağlardan kaçınan bol sebzeli bir beslenme şarttır. Mümkünse akşam saatlerinde birden fazla öğün de yaratılabilir. Hareketliliği artıracak önlemlerin yanı sıra eğer sabahları yorgun kalkıyorsanız sağlık kontrollerini de ihmal etmemek gerekir.

* Derin Çalışma: Akşamları dünyanın daha sessiz olduğu ve dikkat dağıtıcı unsurların minimum düzeyde olduğu odaklanılmış görevler için ayırın.

* Toplantılar ve İşbirliğine Dayalı Görevler: Öğleden sonra geç saatler veya akşamın erken saatleri daha uygundur, ancak ekibin ihtiyaçlarına
  göre ayarlayın.
* Dinlenme: Gece geç saatlerde ve sabahın erken saatlerinde dinlenin.