Haber Resmi

Bir varmış ,bir yokmuş evvel zaman içinde Kaf Dağının eteklerinde küçük bir ahşap kulübede iki kafadar iki sevdalı ,Cece ve Fefe yaşarmış..

Dağın Eteklerinden Cece’nin yumruğu büyüklüğünde mavi çiçekler akarmış ta iskeledeki kayıklarına kadar .

Güneşli bir ama ılık bir sonbahar sabahı Fefe Cece’ye “beni sinemaya tiyatroya ,gezmeye götürmüyorsun hiç oysa karşıki dağdaki Fifi ve Sisiler devamlı geziyorlar “demiş . Cece ise”bu kadar güzel bir dağda yaşıyoruz çiçekler var tarlalarımız var tavşanlarımız var neden mutlu olmuyorsun” diye söylenmiş .Ama içten içe de kendine dert etmiş . Haydi  Fefe o zaman gezmeye gidiyoruz bugün hazırlan demiş .

Fefe ve Cece kayıklarına binmişler uzun bir yolculuk sonunda ,İzmir rıhtımına kayıklarını bağlamışlar Fefe burası yeni mi yapılmış Cece diye Cece’ye sormuş . Cece çok bilgili bir tavırla ve Fefenin gülen yüzünün ona verdiği gururla kayığından inmiş ,Fefe’nin elini tutarak Fefeyi kayıktan indirmiş ve başlamış anlatmaya “Fefe şimdi şöyle bir kordonda yürüyelim benim büyük büyük büyük  babaannemin  hayatının değiştiği yer burası .Anlatayım sana buraları sende hayal et “ demiş .

1897 yılının soğuk bir Ocak ayında büyük büyük büyük  babaannem İstanbul’da doğmuş diye başlamış söze Cece .

Fefe ise e burası İzmir ayrıca sizin Büyükadalı olduğunuzu babaannenin iyi eğitim aldığını Fransızca ,Rumca gibi diller bildiği biliyorum ama ne ilgisi var Cece ben burayı sordum demiş .

Cece devam etmiş .”İşte büyük İzmir yangınından önce 1876 yılında bu rıhtım yapılmış Fefe ve sonrasında 1908 yılında buradaki ilk yapı PALLAS SİNEMASI inşa edilmiş . Sonradan konsolosluklar ,kulüpler açılmış ve burası bir cazibe yeri olmuş . Bu Pallas Sinemasının haricinde aslında o dönemde İzmir’in renkli insan mozaiğinde ,aslında ikiçeşmelikten , beyler sokağına kadar kurulan tiyatrolar , ramazanda şenlikler oyunlar varmış .

Ama  o tarihlerde yeni bir akım olan sinema da pek çok İzmirlinin dikkatini çekiyormuş .

Pallas yada Palas sineması tabiki İzmir’deki o dönemde kurulmuş tek sinema değilmiş .

Kramer kardeşlerin kurduğu sinemanın dışında İzmir o yıllarda Tiyatro’da da başı çekiyormuş .

Fefe merakla sormuş “ee bunun babaannen ile ne ilgisi var ?”

Cece devam etmiş “Büyük büyük büyük babaannem biliyorsun Erenköy Kız Lisesinde Fransızca öğretmeni iken oyuncu olan dedemle evleniyor .Büyük büyük büyük babaannemin hayatında işte bu evlilikten bir yıl sonra bir yıl 1922 de olan oluyor .

O dönem Darülbedayide kalamayan  Muhsin ERTUĞRUL , Türkiye'nin ilk özel film şirketi olan Kemal Film ‘de yönetmen olarak yerini alıyor ve büyük büyük büyük babaanneme "kurtuluş savaşını konu alan bir filmde Ayşe rolünü oynar mısın ? diyor.

Fefe merakla gözlerini açmış Cece’yi dinliyormuş . Cece gururlu bir şekilde anlatmaya devam etmiş “Halide Edip Adıvar’ın yazdığı Ateşten Gömlek romanını film yapmışlar ve büyük büyük büyük babaannem bu filmde oynamış ,filmin ilk gösterimi de TBMM ‘nin açılışının 3. Yılında yani 23 Nisan 1923 ‘te yapılmış .Çok anlamlı değil mi Fefe ? “demiş Cece .

Fefe “Hala izmire gelemedin Cece bağlantıyı kuramıyorum “demiş .

Cece gülümseyerek devam etmiş “Büyük büyük büyük babaannem bu film den sonra dedem ,yani oğlu  Şuayip Sina Arbel ile ilgilenip sanat hayatına biraz ara vermek istemiş . Ancak o dönemde eşi bir turne düzenliyormuş İzmirden başlayacak bu turnede ilk tiyatro gösterisi yani ilk ayağı işte bu Kordon’daki PALLAS sinemasındaymış .

31 Temmuz 1923 günü izleyicilerin arasına Gazi Mustafa Kemal Atatürk de arkadaşları ile katılmış .Ve Başkomutan Mustafa Kemal temsilde müslüman Türk kadınlarının da oynamasını arzu ettiğini belirtmiş . Büyük büyük babaannem o gün  Ceza Kanunu diye bir oyunda Sacide rolünü oynamış .Oyun  İbnürrefik Ahmet Nuri Bey'in Fransız oyun yazarı Georges Courteline'in eserinin bir uyarlamasıymış . İşte PALLAS SİNEMASI ve Atatürk büyük büyük büyük babaannemin bu oyundan sonra kaderini değiştirmiş Atatürk’ün de teşvikiyle ,bu olaydan sonra büyük büyük büyük babaannem yani Bedia Muavahhit sayısız piyes tiyatro oyunu sinema filminin ve en önemlisi Neyyire Neyir hanımefendi ile Türk sinemasında oynayan ilk Türk Kadın oyuncu olarak tarihe adını yazdırdı . O yüzden büyük İzmir yangınından sonra hasar görmese de zamanla Tayyare Sineması adını alan ve varlığını sürdürmeyen  bu sinema  bir dönem sinema tarihimize katkısı olmuş bir yapıdır.

Bizim ailemiz için de çok önemlidir . Ve şu an yürüdüğümüz yer de Bedia Muvahhit sokağıdır”demiş.

Fefe şaşkınlık ve dikkatle dinlediği bu masalı gerçekmiş gibi dinlemiş .

Bugün arada kalmış bu sokaktan çıkıp tekrar Kordona inmişler .

Gün batımı meltem eserken yüzlerine Kordonun cıvıl cıvıl şen seslerine, dalgaların sesi karışmış .

Cece ve Fefe başlarını birbirlerine dayamış .

Kordon’da gün batımının seyrine dalmış .

Bir masal daha sevgi ile kurulan hayallerle burada bitmiş . 

 

SELCEN HATUN  I  13.08.2024 

www.instagram.com/selcenhatununmasallari