ELVEDA ALEX
Sizin hiç köpeğiniz öldü mü?
Peki sizin hiç Alex’iniz öldü mü?
Alex Kültür Mantarı var olduğundan beri hep bizimleydi. Bizim can dostumuz, can yoldaşımız, arkadaşımız, sırdaşımız, en neşeli anlarımızın ortağı, en hüzünlü anlarımızın dert ortağıydı.
Belki Alex bizim hayatımızda beş yıl yer aldı. Bu bizim hayatımızdan bir kesit ama biz onun hayatıydık… Kültür Mantarı Kitap Kafe Bistro onun hayatıydı..!
Yeri geldi Dj oldu, yeri geldi garson oldu, yeri geldi müşteri oldu, yeri geldi güvenlik oldu, yeri geldi bekçi oldu, yeri geldi bahçıvan oldu, yeri geldi aşçı oldu, yeri geldi palyaço oldu, yeri geldi rakı masasında dertleşilen bir dost oldu.
Alex bizler çok şey öğretti. Ama en çok da neyi öğretti biliyor musunuz? “SEVGİ”yi hem de karşılıksız olanını. Çağımızda bulunmayanı ya da hadi belki bir yerlerde kalmıştır nadir bulunanı diyelim.
Çok sevdiğim Batuhan kardeşimin mesajını alıntı yapıyorum:
Alex inanılmaz bir sevgiyle yaşayan bir köpek. Ona en iyi sahip sen olabilirmişsin. Kaderi çok güzel bir adama yazılmış. Bazen yollarımız erken ayrılıyor. Çok acı. Ama bıraktıkları anılarla kalplerimizde hep kalacaklar. İyi ki senin dostun olmuş. İyi ki sana böyle güzel anılar bırakmış. Alex çok başka bir boyuttu. İkiniz içinde erken bir ayrılık. Ama hangi ayrılık geç olabilir abi? Rabbim kalanlara sağlık versin. Gittikleri yerlerde buluşmak nasibimiz olsun. Cennet bahçeleri mekanı olsun..!
Bu da benim Batuhan kardeşime verdiğim yanıt:
Ne güzel yazmışsın be kardeşim..!
Ağzına sağlık..! Bazen insan ilişkilerinde bile öyle denir. Denk gelmek..!
Gerçekten biz onunla denk gelmiştik..! Ne ben onu daha çok sevebildim Ne de o beni…!
Her şey denkti inan..! Çıkarsızca, umarsızca tamamen kalpten gelen bir sevgiydi..!
Hayatımda hiç kimse beni çıkarsız sevmedi bu gerçek ama acı ve gerçekler acıdır.
Şöyle ol böyle ol demedi, Saçını şöyle yap böyle kes demedi, Sakalını şöyle yap böyle kes demedi.
Böyle giyin şöyle giyin demedi. Bu arabayı değiştir, şu motoru değiştir demedi…!
Kültür Mantarı pazartesi kapalı. Kapalı olduğumuz gün Alex gitmiş. Hiç gitmezdi. Öleceğini anlamış. Benim her sabah antrenman yaptığım stadyum var. Oraya gitmiş. Orada şantiye şefi de bunu görmüş. Almış. Beslemiş. Bir gün sonra ölmüş. Sahibinin onun hayata gözlerini yumduğunu görmesini istemedi Alex. Bu kadar da asil gidilmez be Alex. Bazen insanın kalbinde derin bir yara açılır. İşte öyle kapanmaz bir yara..
Dilerim, sizin de hayatınızda bir Alex’iniz olur, şaşırırsınız. Asfaltı delen bir çiçek gibi sizinle yaşam mücadelesine ortak olur, kayayı delen bir ağaç gibi tüm engelleri aşar, şaşırırsınız. Dilerim, hiç ihtiyacı olmadığı halde sizinle olmayı seçer bir köpek, belki o da Alex olur şaşırırsınız...!
LEVENT KUŞÇU I 12.08.2024
www.instagram.com/kulturmantaripub